Hold on ve Keep arasındaki fark
Olarak kullanıldığında fiiller , tut sıkıca kavramak veya kavramak anlamına gelir, oysa Tut devam etmek anlamına gelir (bir rota veya eylem modu).
Tut aynı zamanda isim anlamı ile: dikkat, dikkat.
diğer tanımları için aşağıya bakın Tut ve Tut
-
Tut var fiil :
Sıkıca kavramak veya kavramak için.
Örnekler:
'Korkuluğa sıkıca tutun.'
-
Tut var fiil (deyimsel):
Saklamak; birisi için bir şeyler depolamak.
Örnekler:
Ben hız trenine binerken şemsiyeme tutun.
-
Tut var fiil (deyimsel):
Kısa bir süre bekleyin.
Örnekler:
Ben ceketimi alırken bekle.
-
Tut var fiil (deyimsel):
Sadık kalmak için.
Örnekler:
Başkaları yaptığı zaman fandomundan vazgeçmedi; tuttu. '
-
Tut var fiil (deyimsel):
Israr etmek için.
-
Tut var fiil :
Devam etmek için (bir rota veya eylem modu); ara vermemek veya düşmemek; korumak veya sürdürmek için.
Örnekler:
sessizliği korumak için; & emsp; sözünü tutmak; & emsp; sahipliğini korumak '
-
Tut var fiil (geçişli):
Bir şeyin durumunu korumak için. Sahipliğini korumak için. Durumunu korumak için. İşlemleri, hesapları veya olayları kaydetmek için. Bir deftere (hesaplar, kayıtlar, vb.) Girmek için. İçeride kalmak, hapsedilmek. Kısıtlamak. Göz kulak olmak, bakmak, korumak, korumak. İhtiyaçları karşılamak ve bir kişiyi finansal olarak desteklemek. Yükseltmek için; bakımı için. Korumak için (bir kurum veya kurum); yürütmek; yönetmek. Satış için stokta alışılmış bir şekilde bulundurmak.
Örnekler:
Acil durumlar için küçük bir ağrı kesici stoğum var.
'Örneklerimi korumak için cam altında tutuyorum.'
'Sincapların bolluğu köpekleri saatlerce koşturdu.'
Bir günlük tutardım.
'Kardeşimi arkadaşlarından uzak tutarak ve sıkı çalışarak beladan uzak tutuyorum.'
'Tanrı sizi zarar görmekten korusun.'
On yıldan fazla bir metresi tuttu.
'Emekli olduğundan beri orkide yetiştiriyor.'
-
Tut var fiil (geçişsiz):
Bir durumda tutmak veya tutulmak. Bir süre ikamet etmek; ikamet etmek; yaşamak için. Devam etmek. Yenilebilir veya başka şekilde kullanılabilir durumda kalmak için. Bir durumda kalmak için.
Örnekler:
Ateşi sürerken yatağında kaldı.
'Tabletleri almaya devam ediyorum ama işe yaramadı.'
'Patatesler bir [[kök kiler]] içindeyse saklayabilir.'
'Lateks boya sonsuza kadar kalmaz.'
Tavşan kıpırdamadan tespit edilmekten kaçındı.
''Kendini tut! Panik yapmaya gerek yok. '
-
Tut var fiil (eski):
Beklemek için izlemeye devam edin.
-
Tut var fiil (geçişsiz, kriket):
Küçük bekçi olarak hareket etmek için.
Örnekler:
Godfrey Evans yıllarca İngiltere'yi korudu.
-
Tut var fiil (geçişsiz, eski):
Dikkat etmek; istekli olmak; izlemek.
-
Tut var fiil (geçişsiz, eski):
Oturumda olmak için; yer almak.
Örnekler:
'Okul bugün devam ediyor.'
-
Tut var fiil (geçişli):
Gözlemlemek; bağlı olmak; yerine getirmek için; sapmamak veya ihlal etmemek.
-
Tut var fiil (geçişli, tarihli):
Kendini sınırlamak için; bırakmamak; içinde kalmak için.
Örnekler:
'kişinin evini, odasını, yatağını vb. elinde tutmak'
-
Tut var fiil (geçişli, tarihli, uzantıya göre):
(Bir yeri) sık sık ziyaret etmek; sık sık.
-
Tut var isim (eski):
Bakım, uyarı
-
Tut var isim (tarihi):
Kale duvarlarının içinde bulunan bir kalenin veya kalenin ana kulesi.
Örnekler:
'eş anlamlılar: donjon'
-
Tut var isim :
Birini hayatta ve sağlıklı tutmak için gereken yiyecek veya para; birinin desteği, bakımı.
Örnekler:
'Kalesi için ayakkabıcı çırağı olarak çalışıyor.'
-
Tut var isim :
Saklama eylemi veya idaresi; gözaltı; koruma; bakım; önemsemek; şarj etmek.
-
Tut var isim :
Tutulma durumu; dolayısıyla ortaya çıkan durum; durum.
Örnekler:
'iyi durumda olmak'
-
Tut var isim (eski):
Sorumlu tutulan; bir ücret.
-
Tut var isim (mühendislik):
Günlük kutusu gibi bir şeyi yerinde tutmak için bir kapak.
Kelimeleri karşılaştırın:
Farkı BulEşanlamlılar ve ilgili kelimelerle karşılaştırın:
- belock vs bekle
- sıkı tutun vs sıkı tutun
- bekle vs devam et
- mağaza vs bekle
- topuklarını serinletmek
- bekle vs bekle
- dayanmak vs inancı korumak
- devam et vs bekle
- son vs bekle
- bekle vs kal
- tutmak vs tutmak
- tutmak vs korumak
- korumak vs korumak